Bodrum’daki kadın cinayeti için müebbet ve 15 yıla kadar hapis istendi

Muğla’nın Bodrum ilçesindeki olay, geçen yıl 24 Temmuz’da saat 16.30 sıralarında Geriş Mahallesi 6012 Sokak’ta meydana geldi. Hacı Ömer Alçı, 2021 yılında boşandığı Hüsne Topal’ın konutuna gitti. Konutun önüne inen Hüsne Topal ile Hacı Ömer Alçı ortasında tartışma çıktı. Alçı, tartışmanın büyümesi üzerine Topal’ı darbetti. Aldığı darbelerle yere düşen Topal’ın yardım davetleri üzerine arkadaşı Sedat Tüter yanlarına gelip, Ömer Alçı’ya pürüz olmaya çalıştı. Bu sırada tabancasını çıkaran Hacı Ömer Alçı, eski eşi Hüsne Topal ve yardıma gelen onun arkadaşı Tüter’e arka arda ateş etti.

Topal ve Tüter kanlar içerisinde yere yığılırken kuşkulu ise arabayla kaçtı. Yardım çığlıkları ve silah seslerini duyan komşuların ihbarıyla bölgeye sıhhat ve polis takımları sevk edildi. Ambulansla hastaneye kaldırılan yaralılardan 3 çocuk annesi Hüsne Topal hayatını yitirdi.

ŞÜPHELİ YAKALANDI

Şüpheli Hacı Ömer Alçı polis grupları tarafından yakalandı. Öte yandan, olayda kullanılan hata aleti tabancayı sakladığı tespit edilen Hacı Ömer Alçı’nın oğlu Bedirhan Alçı (20) da gözaltına alındı. Şüphelilerle birlikte hata aleti silah da ele geçirildi. Zelzeleden sonra Bodrum’a yerleştiği öğrenilen Hüsne Topal’ın cenazesi, memleketi Hatay’da toprağa verildi. Kuşkulu Hacı Ömer Alçı ve oğlu Bedirhan Alçı ise çıkarıldıkları mahkemede tutuklandı. Bedirhan Alçı, geçen yıl 23 Ağustos’ta isimli denetim önlemleri uygulanarak tahliye edildi.

8 SAYFALIK İDDİANAME HAZIRLANDI

Bodrum Cumhuriyet Başsavcılığı olaya ait soruşturmasını tamamlayıp 8 sayfalık iddianame hazırlandı. İddianamede Hacı Ömer Alçı için boşandığı eşi Hüsne Topal’ı ‘Kasten öldürme’ hatasından müebbet, Sedat Tüter’i ‘Kasten öldürmeye teşebbüs’ten 15 yıla kadar mahpusu istenirken, oğlu için ise ‘Suç kanıtlarını yok etme, gizleme yahut değiştirme’ kabahatinden 5 yıla kadar mahpus cezası talep edildi. İddianame, Bodrum Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilirken duruşmanın 14 Nisan’da görüleceği belirtildi.

İddianamede Muğla Adli Tıp Şube Müdürlüğü raporuna yer verildi. Raporda, ömrünü yitiren Hüsne Topal’a 4 merminin isabet ettiği ve farklı ayrı ve birlikte vefat oluşturacak nitelikte oldukları tespit edildiği belirtildi. Topal’ın ateşli silah yaralanmasına bağlı olarak iç organ ve büyük damar hasarından gelişen kanama sonucu vefatının gerçekleştiği belirtildi. Öte yandan, Sedat Tüter’in ise göğüs, karın ve sağ bacağından hayatı tehlikeye sokacak nitelikte yaralandığına dikkat çekildi. Tüter’in bedeninde hayat işlevlerini ağır derece etkileyecek nitelikte kemik kırıklarının bulunduğu da kaydedildi.

TEHDİT İLETİLERİ ATMIŞ

İddianamede, tutuklu sanık Hacı Ömer Alçı’nın, Hüsne Topal’a olaydan evvel “Sedat’a olan düşkünlüğün senin sonun olacak. Onunla iş için bile muhatap ol senin sonunu getiririm. Ya onu her yerden maniyle ya da yüreğin varsa iş alırsın başına. Ben görürüm, duyarım nasıl olsa. İş için bile muhatap ol seni öldürürüm bilesin” diyerek küfürlü içerikler yazdığı ve tehdit ettiğinin ortaya çıktığı vurgulandı.

Sanık Hacı Ömer Alçı ile oğlunun soruşturma etabındaki tabirleri de iddianameye girdi. Alçı’nın tabirinde, tehdit iletilerinin Hüsne Topal ile gündelik konuşmaları olduğunu, onu öldürmek üzere maksadının olmadığını belirtti. Alçı’nın sözünde Sedat Tüter’in Topal’a ziyanı dokunacağını ileri sürdüğü için ortalarında tartışmaların çıktığını kaydettiği de iddianamede yer aldı.

‘SUÇLARI KABUL ETMİYORUM’

Olayda cürüm kanıtlarını yok etme, gizleme yahut değiştirme suçlanan Bedirhan Alçı’nın da sözünde, olay günü babasının çalıştığı kuaförün önüne otomobille gelip, kendisini dışarı çağırdığını, akabinde da aracın torpidosundaki tabancayı kendisine verdiğini söyledi. Oğul Alçı’nın sözünün devamında “Tedirginlik hissettim. Her gün olağan saatlerde olduğu üzere annemi aradım. Telefonu oburu açıp, annemin öldüğünü söyledi. Arkadaşımın motosikletiyle olay yerine gitti. Akabinde olay yerinden ayrılarak yanımdaki tabancayı bir yerdeki ağacın altına bıraktım. Silahı kabahatin üzerime kalacağından korktuğum için bıraktım. Hakkımdaki, suçlamaları kabul etmiyorum” dediği kaydedildi.

(DEMİRÖREN HABER AJANSI)